* “Yalan” ilk bölümüyle seyirci karşısına çıkıyor. Siz Melike karakterine hayat veriyorsunuz. Tanıtım filmlerinden gördüğümüz kadarıyla Melike çetin ceviz biri. Neler söylemek istersiniz onunla ilgili?
– Kesinlikle öyle… Çok güçlü, umudunu ve mücadelesini asla bırakmayan bir kadın, bir anne. Her şey evladı için…
* “Yalan” daha önce yer aldığınız dizilerden farklı bir konuya sahip. Nasıl hissettiriyor size bu proje?
– Ruhumda kelebekler uçuşturan bir karakterle yeni bir yola adım atmanın heyecanı içindeyim. Kocaman bir yalanın ortasında çiçek gibi açan bir kadın Melike. 20 yıl boyunca hapiste kızı için ayakta kalan ve çıktığında kocaman bir yalanın ortasına düşen bu kadının mücadelesini izleyeceğiz. Melike’nin tek dayanağı kızı ve ona olan sevgisi. Kendisine yapılan haksızlıklara karşı tutumu ve mücadelesi çok güçlü. Hiçbir zaman vazgeçmeyen bir kadın Melike. Bu dünyada başına ne gelirse gelsin karanlık tarafta değil, aydınlık tarafta olmayı seçen bir kadın.
SEYİRCİ MELİKE’Yİ ÇOK SEVECEK
* Siz Melike’nin yerinde olsanız ne yapardınız?
– Karakterime çalışırken Melike’yle empati yaptım. Attığı ve atmadığı adımların nedenini tam olarak anlayabilmem için ona dönüşmem gerekiyordu ve onu ancak o şekilde anlayabildim. Şartlar ve koşullar doğrultusunda yapabileceklerinin en iyisini yapmış biri Melike. Sonrasında da yine tüm gücüyle mücadelesine devam edecek. Seyircinin çok seveceğini düşündüğüm bir karakter. Melike’yi oynarken ona hem çok üzülüyor hem de hayranlık duyuyorum diyebilirim…
* Başarılı bir oyuncusunuz, eminim size birçok senaryo geliyordur. Teklif geldiğinde, neye göre karar veriyorsunuz?
– Genel olarak senaryoyu okurken karar veriyorum. Uzun uzun düşünüp kabul etmek istemiyorum. Eğer düşünüyorsam, o ruh, heyecan eksik demektir benim için. Kalbimi hızlı attırıyor, midemde kelebekler uçuyorsa ya da senaryoyu okurken gözlerimi kapattığımda satırlar arasında kendimi görebiliyorsam, karakterin aşkını, acısını, mutluluğunu anında hissedebiliyorsam, gözyaşlarım yanaklarıma iniyor ya da kocaman gülümsüyorsam; “tamam” diyorum “bu iş benim”!
HER YENİ BÖLÜMÜ HEYECAN VE MERAKLA OKUDUM
* Peki “Yalan”da sizi çeken ne oldu?
– Senaryoyu ilk okuduğumda çok ama çok etkilendim. Her yeni bölümü heyecan ve merak duygusu içinde okudum. Umuyorum seyircimiz de Melike ile birlikte bu aydınlık yolda yürümeyi seçer izlerken…
* Bazı oyuncular kendilerini izleyemediğini söyler. Siz kendinizi izler misiniz?
– Evet, muhakkak… Her detayı değerlendiririm, eleştirimi de iltifatımı da önce kendi kendime yaparım.
* Oyunculuğun en güzel ve en zor yanları sizce neler?
– Oyunculuk benim ‘ikigai’m (varlık nedenim). İşime tutkuyla ve benzeri olmayan bir aşkla bağlıyım. Benimle çalışan herkes, yakından gördüğünde bunu çok net anlıyor. Benim için en güzel yanı böylesine aşkla işimi yapabiliyor olmak. Zor yanları elbette var, hatta çok fazla. Ama her işin kendi içinde zorlukları var.
20 YILDA BİRÇOK HAYALİME ADIM ADIM ULAŞTIM
* Mesleğinize dair en büyük hayalinizi sorsam, ne söylersiniz?
– Birçok hayalime adım adım ulaştım bu 20 yıl içerisinde, o nedenle her gün şükrediyorum Allah’ıma. Çalışarak, öğrenmeye devam ederek, gelişerek ve aşkla ilerliyorum mesleğimde. Daha birçok hayalim var elbette ama olmamış olanı çok dillendirmek istemiyorum. (Gülüyor) Olduğunda hep birlikte göreceğiz zaten.
* Instagram’da 4.6 milyon takipçiniz var. Sosyal medyayla aranız nasıl?
– Bazen iyi, bazen unuttuğum bir alan oluyor sosyal medya… Bir dönem çok kendime dönmek istemiştim, bu sebepten uzak kalmıştım. Ama şimdilerde sette, karavanda ve günlük hayatımda bir şeyler paylaşmayı ve insanlarla iletişim halinde olmayı seviyorum. Kahvelerimi, setten anlarımı ya da sevdiğim şeyleri paylaşmak hoşuma gidiyor.
* Son olarak buradan sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?
– Ben de sizleri çok seviyorum. Gerçekten güzel mesajlarınız ruhuma şifa, yorgunluklarıma merhem oluyor. Sevginiz çok kıymetli. Hepiniz çok kıymetlisiniz. Sevgiyle sarılıyorum sizlere…
İYİ BİR ANNE-KIZ CAST’I OLDU
* “Yalan”da Melike’nin gerçek kızı Duru’ya Eylül Tumbar hayat veriyor. Genç oyuncuyla benzerliğiniz sosyal medyada çok konuşuluyor, size gelen yorumlar nasıl?
– Çok güzel yorumlar duyuyorum. İyi bir anne-kız cast’ı oldu kesinlikle. Fragmanlar yayınlandığında seyircilerin bu benzerliğe dair heyecanlarını yansıtmaları da çok mutlu etti beni. Umarım izlediklerinde de aynı heyecanı yaşamaya devam edecekler.
ANNE OLMANIN ZAMANI GELDİ
* Dizide bir anneye hayat veriyorsunuz. Sizin anne olma planlarınızı sorsam?
– Artık zamanı geldi sanki! (Gülüyor) Çok soruluyor bu ara. “Hadi artık sen de anne ol” diyenler arttı. Hayırlısı diyelim. En güzel zamanda, sağlıkla olsun inşallah.
* Sizin annelik tarifiniz ne?
– Anne demek, yaşamla bir bağ demek benim nazarımda. Onunla anne karnında kurduğun o bağ asla kesilmiyor. Büyüyüp yol aldıkça hayatta, dönemeçler, yolculukla değişse bile, yakın uzak fark etmiyor, bir yerde hep o “anne” hissinden güç almak istiyorsun, ihtiyaç duyuyorsun. Hiç eksilmeyen çok büyük bir duygu, şifa.
News
